Tamayo çiziminiz için resminiz (COA) için bir Tamayo Orijinallik Sertifikası alın.
Tüm Tamayo sanat eserlerinizi satmak, sigortalamak veya vergi indirimi için bağışta bulunmak için Orijinallik Sertifikasına (COA) ihtiyacınız vardır.
Tamayo Orijinallik Sertifikası (COA) almak kolaydır. Bize fotoğraf ve boyutları gönderin ve Tamayo resminizin veya çiziminizin kökeni veya tarihi hakkında bildiklerinizi bize bildirin.
Tamayo tablonuzu veya çiziminizi satmak istiyorsanız, satış hizmetlerimizi kullanın. Tamayo satış yardımı, satış tavsiyesi, özel anlaşma satışları ve tam aracılık sunuyoruz.
2002’den beri Tamayo’nun kimliğini doğruluyor ve orijinallik sertifikaları yayınlıyoruz. Tanınmış Tamayo uzmanları ve Tamayo sertifikalı değerleme uzmanlarıyız. Tüm Tamayo sanat eserleri için COA’lar ve değerlendirmeler yayınlıyoruz.
Tamayo tablolarımız ve çizimlerimiz tüm dünyada kabul edilmekte ve saygı duyulmaktadır.
Her COA, derinlemesine araştırma ve analiz doğrulama raporlarıyla desteklenir.
Verdiğimiz Tamayo orijinallik sertifikaları, sağlam, güvenilir ve tamamen referanslı sanat araştırmalarına, kimlik doğrulama araştırmalarına, analitik çalışmalara ve adli çalışmalara dayanmaktadır.
Tamayo resminizi veya çiziminizi dünyanın her yerinde incelemeye hazırız.
Orijinallik sertifikalarınızı ve kimlik doğrulama raporunuzu genellikle iki hafta içinde alacaksınız. Tamayo resimlerini veya çizimlerini araştırması zor olan bazı karmaşık vakalar daha uzun sürer.
Müşterilerimiz arasında Tamayo tahsildarları, yatırımcılar, vergi makamları, sigorta eksperleri, değerleme uzmanları, değerleme uzmanları, müzayedeciler, Federal kurumlar ve birçok hukuk firması bulunmaktadır.
Rufino Tamayo sanat kimlik doğrulaması, değerlendirme, özgünlük sertifikaları (COA), analiz, araştırma, bilimsel testler, tam sanat kimlik doğrulamaları yapıyoruz. Rufino Tamayo’nuzu satmanıza yardımcı olacağız veya sizin için satacağız.
Neredeyse bir asra yayılan bir kariyere sahip Rufino Tamayo, dünyanın önde gelen uluslararası sanatçılarından biri kabul edilir. Meksika’nın Oaxaca eyaletinde doğmuş olan Tamayo, safkan bir Zapotek yerlisiydi. Ebeveynlerini genç yaşta kaybedince bir akrabasıyla yaşamak için Meksiko şehrine taşındı. Orada da Escuela Nacional de Artes Plásticas’ta (San Carlos Akademisi’nde) okudu. Burada kısa süre kaldı çünkü bağımlı olmadan yaşamayı öğrenmeyi tercih etti.
Bu süreçte de Tamayo, Miksografi tekniğinin ortaya çıkmasına katkıda bulundu. Bu sanat tekniği plastik formları boya ve çeşitli dokularla bütünleştirerek Tamayo’yu meşhur eden bu tarzı oluşturmuştur. Sanatçı Meksikalı mirasını yansıtan canlı renkler kullanarak eserlerine derinlik katmıştır. Tamayo kullandığı topraksı ama cesur renklerle Meksikalı soyunun ta en derinine ulaşmak istemiştir.
Sonraları Miksografiyi 75 ila 100 baskıyı yaratırken kullandı. Halat ya da odun gibi dokulu malzemelerden bir kolaj hazırlar, bunu bakırla kaplardı ve elde ettiği şeyi baskısının şablonu olarak kullanırdı. İşte bu teknik sayesinde Tamayo her baskısında istediği derinliği yakalamada başarılı oldu. Tamayo, mürekkep kağıt üzerinde istediği etkiyi versin diye kendi kağıdını bile yaptı.
Kariyerinin başları olan 1920’lerde ve 30’larda Tamayo çağdaşlarıyla fikir ayrılığına düştü. Rivera ve Siqueiros gibi zamanın diğer Meksikalı ressamları politik ve sosyal sorunları fazlasıyla ele alan duvar resimleri gibi popüler kamu sanatı eserlerine önem veriyorlardı. Tamayo ise sadece acayip, dışavurumcu ve dekoratif resimler yapmak istiyor, politik bir mesaj vermek için değil de zevk için sanat yapmayı tercih ediyordu. Diğer sanatçıların baskılarından sıkılan Tamayo 1926’da New York’a kaçtı. Ayrıca bir süre de Paris’te yaşadı; zaten ona övgü kazandıran da Birleşik Devletleri’nde ve Avrupa’daki sergileri oldu. Kendi ülkesi ancak çok sonra onun yeteneğinin değerini bildi.
1941’de Tamayo, Arkeoloji Müzesi’ne Etnografik Çizimler bölüm başkanı olarak atandı. Bu dönemde sanatçı halk sanatıyla tanıştı; bunun etkileri de 1940’lardan sonraki eserlerinde görülebilir.
Tamayo baskıları, ayırt etmesi oldukça kolay ve dikkatle etiketlenmiş ve numaralanmış olsa da, yağlı boya eserlerini ayırt etmek o kadar da kolay değildir. Baskılarının oldukça ayırt edilebilir bir tekniği ve renk paleti varken yağlı boya eserleri aralarında çok keskin bir fark olmasa da çeşit çeşittir. Tamayo, “Tehuantepec’in Kadınları” (1939) adlı resminde kırmızılar, sarılar ve toprak tonlarından oluşan renk şemasından uzaklaşmıştır. Teyzesinin meyve tezgahını hafızasından resmettiği bu tabloda beyaz, mavi ve yeşil tonlarını kullanmıştır. Resmin arka planı sanatçının sıcak renk şemasını yansıtsa da soğuk renkler göze çarpmaktadır.
Tamayo tam sınırda bir soyut sanatçı olsa da şahane portreler ortaya koymayı da başarmıştır; “Retrato de la Senora Natasha Gelman” (1948) adlı eseri portrelerine bir örnektir. Hala kendi stilini yansıtıyor olsa da Tamayo, bu eserde klasik elementleri de benimsemiştir. Bu yüzden de Tamayo’nun klasik tarzda resmedilmiş, 1926 sonrası ve 30’ların başlarındaki erken dönem portrelerinden biri Avrupa, Güney ya da Kuzey Amerika’da bi yerlerde dolaşıyor olabilir. Bu dönemde sanatçı yeni yeni tanınmaya başlıyor olduğundan eserleri kaybolmuş ya da bir köşeye ayrılmış olabilir.
Tamayo bir duvar ressamı, yağlı boya ressamı ve gravür sanatçısı olmasına karşın hiçbir sanat ekolü ya da tarzına kategorize edilmemiştir. “Atormentado” (İşkence Görmüş, 1948) adlı eserinde görüldüğü üzere sürreal temalar işlemiştir. Ancak, antik Meksika heykellerinden uyarladığı yapıtlarında Kübist fikirlere yakınlaştığı görülebilir. Canlı renk paleti ve bazı eserlerindeki vahşi tarzıyla bir Fovist etiketi de almıştır. Hatta soyut bir dışavurumcu olarak anıldığı dahi olmuştur. Özünde ise o, yalnız kendine has, yani Tamayo tarzında eserler vermiştir ve tüm zamanların en saygıdeğer Latin sanatçılarından biri olarak anılır.